16 Ağustos 2010 Pazartesi

Ruhu Yaşlı Şehir

Saat 00.13…
Ben yine aldım elime kalemimi yazıyorum.
Kime neye dair olursa olsun amaç yazmak değil mi ?
Galiba evet.
İnsan yazınca bir nevi arkadaşıyla dertleşmişte ona içini dökmüş gibi oluyor,işte bu yüzden seviyorum yazmayı, ya da yazmayı denemeyi.Bir de gecenin sessizliği dokunuyorsa bamtelime hüzün damlayabilir heyecan yerine o titrek ellerimle tuttuğum kalemimden.
Ama galiba bu gece durum tam tersi.
İçimde hüzünden,tarif edilemez karamsarlıktan çok yine tarif edemediğim biraz heyecan biraz (u)mutlulukla karışık bir duygu seli var.
Ama tahmin edebiliyorum bu meçhul heyecanın sebebi.
Yarın bu şehri bir süreliğine terk edeceğimden olsa gerek bu sevinç bu mutluluk bu mayhoş sarhoşluk !
Sinsi dağlar arasına sıkıştırılmış,ruhu karanlık bir şehir burası,yaşadığım yer.
18 senedir yaşamaya mahkum olduğum bu şehri asla sevmedim.
Nefes aldığım her an boğulduğumu hissetsem de bu şehzadeler şehrine yinede
saygı duydum her zaman.
Ama her ne zaman bu şehirden uzaklaşsam ciğerlerimin derin bir nefes aldığını,boğulmaktan kurtulduğunu hissettim.
Dağlar beni esir almış da bu şehirden her uzaklaştığım da özgürlük kanatlarımın bana eşlik ettiğini anladım.
Evet,yarın yine başlıyor özgürlüğüm.
Artık kuşlar kadar bende özgür olacağım ve mutluluğa kanat açacağım.
Gökyüzü,güneş,bulutlar da benim yoldaşım olacak.
Deniz dertlerimi dinleyecek,dalgalar düşüncelerime saygı göstermek için önümde eğilecek.
Martılar yol gösterecek bana o engin,sonsuz bilgileriyle ne de olsa denizle arkadaş onlar.
Gece olacak.
Yıldızlar fısıldayacak bana tüm sırlarını,
Mehtap kıskanacak bizim gizli konuşmalarımızı alaycı alaycı gülecek bize.
Ay,bir lamba gibi aydınlatacak karanlık kalmış gizli, belki de açığa çıkmaktan korkmuş ilginç yönlerimi.
Bende beraber olduğum süre için de saygı duyacağım hepsine,onlar hayatın ta kendisi onlardan öğreneceğin çok şey var diyeceğim kendime,gülümseyeceğim.
Ama kusura bakma ruhu yaşlı şehir,
Şehzadelerin şehri;Amasya
Senden her zaman nefret edeceğim,iğreneceğim.
Ve seni asla özlemeyeceğim !

06.07.10 00.56
İrem Nazlınur ÇETİN

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder