25 Ağustos 2010 Çarşamba

Sahte dünyanın sahte insanları



‘’Ölümden başkası yalan ‘’ şarkı sözüyle başlamak istiyorum yazıma.Ve sahte dünyanın sahte insanlarına sesleniyorum satırlarımda.Şu an yaşamakta olduğumuz dünyanın bir gerçeği olan sahteliklere inanan tüm insanlara…
Malum tüm pislikleri,acizlikleri içinde barındıran fakat yaşamasını ve yürekten sevmesini bilene tüm güzelliklerini açan bir dünyada yaşıyoruz.Ve nice sahteliklere inanıyor nice güzelliklere belki de farkında olmadan umarsızca sırtımızı dönüyoruz.Kimi zaman insanların yüzlerindeki sahte gülümseyişlere kanıyoruz kimi zamansa yalan gözyaşlarına inanıyor, gözlerin içindeki masum fakat riyakar bakışlara yenik düşüyoruz.Gün geçtikçe yitiriyoruz benliğimizi bambaşka biri oluyoruz yalanlarla.Yaşadığımız olaylara hep sorgulayıcı yaklaşıyor giderek güven kavramını yok ediyoruz.Kısaca sahteleşiyor her şey.Peki kimdir dünyayı böylesine sahteleştiren ? Güven kelimesinin lügatlardan silinmesine sebep olan ? Bencilliğin,kindarlığın hakim olduğu bir dünya yaratan?Ve nedir insanları böylesine kibirli kılan? Tabi ki yine sahte dünyanın sahte insanları ve onların acıma duygusundan yoksun kalpleri dünyayı bu hale getiren ve böylesine sahte kılan.Her geçen gün dünyayı acımazsızlığa sürükleyen.Varolan insanlığı bir çırpıda yok eden.Boşuna yazılmamış sahte dünyanın tek gerçeği olan ölümü hatırlatan şarkı sözleri.’’Ölümden başkası yalan’’denmemiş boşuna.Belki de bir dönüm noktası yapmalıyız bu sözü hayatımızda.Gerçekleri farkına varmanın zamanı geldi de geçiyor mu yoksa ?Zaman gelip geçmeden sorgulamalıyız hayata dair her şeyi.Belki de bundan böyle inanmamalıyız gülümseyişlere,içten olmayan yalan dolu sözlere,sahte insanların tüm pisliklerini örtmek için yaşadıkları maskeli hayatlarına.Belki de sadece kendimize inanmalıyız.sadece kendimizi sorgulamalıyız.Aynalara bakıp yüzleşmeliyiz benliğimizle.Bizde mi sahteyiz acaba ? Bizde mi maskemizi takıp çıkıyoruz sokaklara her gün ?Yoksa bizde mi İnsanlara sahte gülümseyişler,öpücükler dağıtıyoruz? Herkesin kendini sorgulaması gereken temel sorular bunlar aslında. Bu dünyada yaşayan aciz insanlardan biri olan bana gelince ben yaşadığım yani nefes aldığım süre zarfında asla sahte bir insan olmadım.Hep ne isem o oldum.Çevremdeki sahteliklere bu zamana kadar hep kandım.Hep pis oyunlarına düştüm sahte hayatın.Maskem olmadı benim ve çirkinliklerimi örtmek için arayışlara girmedim hiç.Sevdim,sevildim mutluluktan delirdim,üzüntüden kahroldum.Her an’ımın kıymetli olduğu bilinciyle yaşadım.Yazımın başında bahsettiğim Ölüm kavramının o soğuk yüzüyle karşı karşıya da geldim canımdan can kaybederek.Ama her şeye rağmen nefes almaya devam ettim.En önemlisi de Bendim ‘’Ben ‘’ kaldım. Siz de ‘’ siz’’ olun düşmeyin hayasızlıklara,umutsuzluklara…Güvenmeyi deneyin insanlara ama alet olmayın onların o pis tuzaklarına,oyunlarına.İhtiyacı olanlarla elinizdekileri paylaşmayı bilin bencil olmayın.Yüreğinizi açın kalpten seven herkese.Ama yinede inanmayın bu sahte dünyaya ve içindeki insan sıfatlılara...Bırakın dünya tüm sahteliğiyle dönsün etrafınızda.Siz kendi yarattığınız, ufacık şeylerle mutlu olabildiğiniz dünyanızda yaşayın sadece.Ve şu sözü asla çıkarmayın aklınızın ve kalbinizin bir köşesinden:’’ Dünyada ölümden başkası yalan’’.

31.12.09
İrem Nazlınur ÇETİN

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder