22 Ağustos 2012 Çarşamba

ON BİR


Olmadı küçük dostum, başaramadık. Sen hayata tutunamadın, ben hayata yeniden başlayamadım. Dünyanın dönmesi veya hayatın devam etmesi umrumda bile değil artık. Bundan sonra iyi bir insan da olmayacağım. Kötü insan olmayı ne kadar becereceğim onu da bilmiyorum ya, boşver. Deneyeceğim işte.

Hem hatırlıyor musun? ‘’Tanrı pes edenleri sevmez.’’ Demiştim sana. Öğrendim ki, Tanrı iyi insanları da sevmiyormuş minik dostum. İşte, ben de bu yüzden kötü bir insan olmaya karar verdim. Herkese veya her şeye karşı duyduğum öfke daha da büyüdü ve onu artık kontrol edememeye başladım. Kontrolden çıkmak üzereyim ve hayata karşı savunmasız da değilim artık. Gözlerimin içindeki siyah halkaya kimse görmesin, bilmesin diye binbir türlü düşünce (kirli ve nefret dolu) sakladım. İnsanların hakkımda çok fazla şey bilmesini istemiyorum. Beni anlamasınlar veya sevmesinler. Onları umursamıyorum. Düşündüğüm tek varlık, sensin.

Ama senin için üzülmedim diyemem.. Hiç hissetmediğim kadar kendimi kötü hissettim. Ağladım, duvarları yumrukladım ve hayata en içten küfürlerimi sundum.  Hiçbir şey değişmedi. Yüreğimize açılan büyük bir yarayla kalakaldık. Üstelik yarayan kanamıza (bazı şeyleri bilmediği halde) tuz basanlar bile oldu. Aldırmamaya çalıştık. Sustuk.

Neyse dostum, daha fazla yazamayacağım sanırım ama unutma ki, bir gün mutlaka herhangi bir dünyada buluşacağız. 


İrem Nazlınur ÇETİN

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder